Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

9 Mart 2013 Cumartesi

FALLEN ANGELS (DÜŞMÜŞ MELEKLER)

Selamınaleyküm okurlar, naber? Nasıl gidiyor hayat? Bu yazım kısa olacak biraz, aklımdaki birkaç mesele hakkında bilgi verip bitireceğim inşallah. Hadi başlayalım :)

İlluminati hakkında araştırma yapmışsanız veya en azından bu sitede yazanları okuduysanız, illuminati musibetine ait tek bir ilah değil, haşa birçok ilah ismine rastlamanız olasıdır. İlah dediğime de bakmayın tabiki tek ilah Allahtır, ilah derken onların ilahı yani, tamam? Şimdi bu yazıda belki kafanızda bazı şüpheler vardır diye onların ilahlarından en çok anılanları ve ne manaya geldiklerini yazacağım. Sonra da başka konulara daha değineceğim.

Baphomet: İstedikleri herşeyi ona inananlara verdiğine inanılır. Yani demek istediğim dünyevi şeyler, para, ev, araba, altın vb. gibi şeyler. Nitekim baphomet el işaretini ünlülerde rastlamanız son derece olasıdır.

İsis (Babalon): Koruyucu tılsım manasına gelir. Bu daha çok paganistleri ilgilendiriyor diyebiliriz. Çünkü paganistlerin huyudur öyle şifayı doğaya ait öğelerde aramak, mistik şeyler falan onların ilgi alanına daha çok giriyor. Zaten buna yönelik bir sürü ritüelleri var, herbir sorun için bir çiçeği, rengi, vs. sembolize etmişler.

Aiwass: Bunu Aleister Crowley ile ilgili yazı dizimde anlatmıştım zaten. Anlamı da astral seyahat deneyimi yaşatması (güya). Ey Allahım yaa, saçma sapan işlerle uğraşıyorlar tiplere bak yaa.. Allahım ya rabbim yaa..Lanet olası kibrini kırsan da imana gelsen sonra da bir iki dua etsen bu kadar uğraşmazsın. Kendi kendilerini zorluyorlar hey ya rabbim yaa..

Lucifer: Zekanın artmasıyla ilgiliymiş bu da. Bu arada Lucifer mana olarak sabah yıldızı (morning star) yani Venüs'e işaret eder. Venüsün özelliği de karanlığın en son deminde ortaya çıkması. Manasal olarak önem taşıyor yani. Karanlık-aydınlık, siyah-beyaz, dişilik-erkeklik vb. karşıt şeyler paganların ve masonların ilgi alanına baya girer. Burada Venüs'e yükledikleri anlam, adeta karanlıktan aydınlığa çıkılmasını haşa sanki sağlamış gibi bir anlamdır. Lucifer düşmüş melektir, ona da yükledikleri anlam bu işte. Lucifer'e tapmalarını bu şekilde sembolik bi olaya bağlamışlar, küfretcem şimdi sembollerinize tövbe estağfirullah yaa..

Amon: Bu da yağmur yağmasını simgeliyor. Medyada çok duymuşsunuzdur rainman (yağmur adam) teranesi çok dönüyordu bi zamanlar.

Thoth: Diğer boyutlarla iletişimi sağladığına inanılır. Bu arada thoth kelimesine Aleister'in el attığı birçok işte rastlayabilirsiniz.

Athena: Sözde gaipten haber alınmasını sağladığına inanılıyor.

Az önce de dediğim gibi masonlukta veya paganizmde her ne pislikse, zıtlıkların ön plana çıkar. Özellikle eril-dişi ve siyah-beyaz temalar. Yine aynı şekilde taptıkları düşmüş melek ilahlar da aynı anlamı taşıyorlar. Şeytan, yani Baphomet, eril karakteri simgeler. Kaos temalıdır. Medyada yer alan haberlere bi bakınız, yav bu adamların zoru ne, niye durup dururken savaş çıkarıyorlar, niye durduk yere fitne çıkarıyorlar dediğiniz hemen herşeyin sorunlusu işte bu zihniyet. Baphomet tarafında yer alanlar daima karışıklık çıkarmak fitne fesat çıkarmak zorundalar, çünkü dengenin bu şekilde sağlanacağına inanıyorlar. Yine aynı şekilde Babalon yani İsis de düzeni simgeler. Bunlar daha çok wiccan, pagan vb. isimlerle anılan kısımdır. Bu kısma baktığınızda zaten son derece hoşgörülü, iyimser, yardımsevermiş gibi görülürler. Hatta Rosemary'nin bebeğini izlediyseniz orada da görebilirsiniz. Rosemary'ye nasıl iyi davrandıklarını, gerçek amaçlarının ne olduğunu. Hatta paganizmle ilgili yazımda yeşil farkındalık hareketinin öncülerinin de bunlar olduğunu söylemiştim. Tıpkı yinyang gibi. Bu felsefeyi ileriki yazımda daha da açacağım inşallah.

Şimdilik Allah'a emanet olun.


4 Mart 2013 Pazartesi

ALEISTER CROWLEY-3

Selamınaleyküm okurlar nasılsınız? Yazı dizisinin son kısmına geldik. Bu son bölümde Yu-gi-oh çizgi filminden ve Aleister Crowley ile ilgili bağlantılarından söz edeceğim. Buyrun okumaya:

Öncelikle özellikle Aleister Crowley'e atıfta bulunulan karakterleri size göstermek istiyorum:


Bu Alister, alnındaki işareti de görüyorsunuz zaten açıklama yapmama gerek yok.


Bu da Dr. Vellian Crowler. 

Yu-gi-oh'un sadece bölümler halinde yayınlanan bir çizgi film değildi, aynı zamanda filmi de çıkmıştır: Pyramid Of Light, yani ışığın piramidi. 


Biz normalde şuna alışkınızdır: film olsun, müzik klibi olsun popüler kültüre ait herhangi bir öğe olur, farkedilmesi zor veya görmezden gelinen bi yere bi sembol konulur, biz ordan anlarız onların kime hizmet ettiğini. Ama bu film tam tersi bi özellik gösteriyor. Sembol bulunmayan bi sahne yok gibi nerdeyse. Hatta hayatımda sembollerin bu kadar bol olduğu bir film görmedim diyebilirim.









Bunlar sadece birkaçı. Bunun gibi sembolik öğeler fazlasıyla mevcut. Yalnız benim sembolik öğelerden başka değinmek istediklerim var. 

Filmde kara büyü kelimesi sıkça geçiyor, bir kehanetten bahsediliyor. Kara büyü yani Black Magic Crowley'nin üzerinde çalıştığı pratiklerden bir tanesidir. Yine oyun kartlarında yer alan figürler çift boynuzlu şeytansı figürler. Film paganizme de hafiften göz kırpıyor:


Soldaki ikizlerin şeytansı kulaklarına ve sağdaki karakterin büyücü şapkasına dikkat edin. Büyücü şapkalı kızın göğsünde pentagram da var, ama resimde belli olmayabilir.

Kartlardan bi tanesinin ismi farklı boyuttan dönüş. Cinlerle temasa da işaret edilmiş. Yugi'nin karakterinde çift kişilik taşıması zihin kontrole ve içindeki cin tarafından yönetilmesine işaret ediyor. Yine kartlardan birinin ismi bilgelik taşı. Bu da masonların özellikle sıkça kullandıkları bir söz ki, masonlukta derecen ne kadar yüksekse o kadar bilgesin o kadar aydınlanmışsın demektir onlara göre.

Arrivals'ı seyredenler bilir, enerji ve mimari başlıklı bölümde, binaların biçimlerinin enerjiyi yaymasıyla alakalı olduğu söylenmişti. Burada da aynı şeyi görüyoruz, ışık piramidi kartı kullanıldığında enerji dalgaları açığa çıkıyor, hatta Yugi ve arkadaşları bu dalgaları takip ederek piramidin içinden kurtulmaya çalışıyorlar.

Filmde geçen bi cümle yine çok dikkatimi çekti. Hani bu yahudilerin bozuk kitabında da yazıyor ya, yahudi olmayan herkesi öldür, mallarına sahip çık şeklinde. İşte bu filmde de var, oyun oynayıcılardan bir tanesinin kurduğu cümle şu: "Yok edici canavarlarım dünyadaki bütün yaşam formlarını imha edecek."

Tüm bunların haricinde yalnızca Allah'a mahsus olan sıfatları yaratılanlara haşa atfedilen çok fazla sözle karşılaştım. Bunları işite işite izleyen çocukların zihinlerine kazınıyor ve Allah'a mahsus sıfatları Allah'tan gayrı varlıklarda görmek onlara normalmiş gibi geliyor. Birkaç örnek vereyim mesela:

1) Mumyalar için dirilen mumyalar diye söz edilmiş, halbuki ölüyü dirilten ancak Allah'tır, kehanetle falan olacak iş asla değildir.

2) Yugi'nin en önemli üç kartının ismi yenilmez tanrı kartları. Burada da Allah'a ait olan yenilmezlik vurgusu, firavunlara atfediliyor.

3) Pegasus'a oyunu sen kurdun değil, oyunu sen yarattın deniliyor,haşa. Yaratmak yalnızca Allah'a mahsustur.

4) Yugi'nin dedesi bu göz ileride olanları görecek diyor, ama gaybı Allah'tan başkası bilemez.

5) Kart yok edici virüs: Yok etmek ve yaratmak sadece Allah'a mahsustur.

6) Ruhların piramit gözü tarafından bedenden çekip alınması sahneleri var, ruhları bedenden alan sadece Allah'tır.


7) Son olarak şu sahne gerçekten çok ilginç. 


Mısır firavunlarından Tutankhamon, oyun oynayıcılardan birini alnından yakalıyor, peki neden ille de alnından? Bakın Rahman Suresi 41. ayette diyor ki: "(Çünkü o gün) suçlu günahkarlar, simalarından tanınır da alınlarından ve ayaklarından yakalanırlar." Görüyor musunuz Allah'a ait bu özelliği firavuna nasıl yüklediklerini? Sahnenin uzayda olması da diğer ilginç bi konu ki fallen angels olayını hatırlatıyor bana, diğer boyuttan varlıklar, cinler vs. Bununla ilgili başka bir sahne de şu:


Işık piramidinden çıkan ışık gökyüzüne doğru yükseliyor, bu da diğer boyuta geçişi simgeliyor.

Yazı dizisi bu kadardı sayın okurlar, Allah'a emanet olun.




ALEISTER CROWLEY-2

Selamınaleyküm okurlar, nasılsınız? Yazı dizisinin ilk kısmında Crowley'nin nasıl bi yaşantısı olduğundan bahsettik, kendisi İngiliz basını tarafından dünyanın en ahlaksız adamı ünvanını almıştır ve Crowley bundan mutluluk duymaktadır. Bu yazıda popüler kültür üzerine bıraktığı izlere değineceğim.

1) Dennis Weatley'nin The Devil Reads Out romanında satanist lider Mocato, Aleister Crowley'den esinlenmiştir. The Daily Telgraph gazetesinden James Hilton bu roman için demiştir ki:"The best thing of its kind since Dracula", yani "Dracula'dan beri türünün en iyisi." Bunun filmi de çekilmiştir, film satanik tören ve ayinlerle doludur. Filmden bi sahne:


2) Üzerine yazı da yazdığım Rosemary'nin Bebeği filminde doğan bebek Adrian, Crowley'nin Moonchild isimli romanından esinlenilmiştir. Ayrıca Adrian kelimesi, iblis isimlerinden bi tanesidir. Ve yine Moonchild isimli film ve birçok müzik bulabilirsiniz internette.


Bu da IMDb'si 6,3 olan Moonchild filmi afişi:


Burada da Iron Maiden'in Seventh Son Of Seventh Son albümünün açılış parçası, Burada King Crimson'ın, burada ise Rory Gallagher'in aynı isimlerde şarkıları yer almaktadır.

3) Robert Anton Wilson'un 1981 tarihli İlluminati'nin Maskeleri adlı romanında Crowley'i ana karakter olarak görmekteyiz.


4) Aleister Crowley'i 2012 yılının başkanı olarak oylamaya sundukları, sırf bu amaç için açılmış bir site işte buradan ziyaret edebilirsiniz.

5) Beğeni toplayan çizgi roman yazarı Alan Moore'un kendisi büyü pratisyenidir, From Hell adlı çalışmasında Crowley'i büyünün gerçek olduğunu açıklayan genç bir çocuk olarak görüyoruz. Küçük bir dipnot: kendisinin V For Vendetta isimli bir çizgi romanı da var. Bu film de zaten bu romandan esinlenerek çekiliyor. From Hell'den bi sahne:


Alan Moore, The Simpsons dizisine de konuk oldu:


From Hell, başrollerde Johnny Depp ve Heather Graham'in de yer aldığı bir film olarak çekilmiştir. Alan Moore aynı zamanda Batman'in en önemli sayılarından biri olan ünlü Joker karakterinin de yer aldığı The Killing Joke'u da yazmıştır.

6) Batman karikatürlerinden olan Arkham Asylum'da Amadeus Arkham karakteri Crowley ile buluşur, bir Mısır tarot kartının simgesi hakkında tartışma yaparlar ve sonra satranç oynamaya başlarlar.

7) Playstation oyunlarından biri olan Nightmare Creatures'ta şeytani güçlere sahip bir figür olarak karşımıza çıkan Adam Crowley de yine Aleister Crowley'e göz kırpmaktadır.


"t" harfinin ters haçı çağrıştırdığını farketmişsinizdir.

8) Beatles grubu da Crowley'den etkilenen müzik gruplarından bir tanesidir. Sgt. Pepper's Lonely Hearts Club Band adlı 1967 seneli albüm kapaklarında Crowley'nin resmine yer vermişlerdir.


9) Led Zeppelin rock müzik grubunun üyesi Jimmy Page de Crowley ile ilgiliydi. Kendini Crowley'nin müridi olarak tanımladığı bile görülmüştür:


 666 ile The Great Beast'e atıf yapılmıştır, Crowley kendine beast yani canavar diyordu. O.T.O. ise Ordo Templi Orientis yani Doğu Tapınak Cemiyeti olup, Crowley bu cemiyetin kurucusu olmasa bile kurulduktan sonra oldukça katkıları olmuştur, çeşitli ülkelerde şubeleri kurulmuş olup, satanist faaliyetler göstermektedirler.

10) The Doors müzik grubunun 13 adlı albümünün arka kapağında grup üyeleri Aleister Crowley heykelinin etrafında oturmuş bir vaziyette poz vermişlerdir.


11) Buradaki linke tıklayarak, Facebook'ta söylediği sözler çokça paylaşılan Paulo Coelho'nun The Telgraph gazetesinde yer alan kara ayinleri yönettiği haberini okuyabilirsiniz. Kendisi şarkı sözü yazarlığı da yapmıştır ve Raul Seixas adlı Brezilyalı rock müzisyenine de vermiş olduğu Alternative Society ve Novo Aeon isimli şarkılarda Crowley'nin izleri okunabilir.

12) Ünlü rock müzisyeni Ozzy Osbourne'un da Crowley'ye atıfta bulunduğu Mr. Crowley şarkısı bulunmaktadır.

13) Red Hot Chili Peppers müzik grubu üyesi John Frusciante da Crowley hayranıdır. 666, I'm Around, Emptiness ve Look On adlı müzikleri Crowley'den esinlenilmiştir.

14) Alman pop müzik grubu Alphaville de Red Rose şarkısında Crowley'ye olan bağlılığını göstermiştir.

15) İngiliz rock müzik grubu Manic Street Preachers You Love Us şarkısında yine atıfta bulunur.

16) Amerikan rock grubu Murder City Devils'in albümlerinden birinin adı Thelema olup arka kapakta "Do what thou wilt" ibaresi yer almaktadır.


17) Köklü geçmişe sahip rock müzik gruplarından The Rolling Stones'un kurucu üyesi Mick Jagger'ın Crowley'den esinlenerek bestelediği bir müziğinin adı Invocation Of My Demon Brother olup eğer okuduysanız Will.i.am ile ilgili bir yazımda you can go hard meselesini ele almıştık, o şarkıda yer alanlardan biri de Mick Jagger'dı.

Bunlar gibi daha birçok örneğine rastlayabilirsiniz. Bu müzik gruplarının konserlerine on binlerce insan katılıyor, filmleri milyonlar seyrediyor, az buz değil büyük bir kitleye hitap ediyorlar. Adamlar büyük oynuyorlar. Şarkı sözlerinde It's my life, i do what i want vb. tarzda aynı felsefeye atıfta bulunan birçok cümleye rastlayabilirsiniz. Böyle birşey islamda yoktur sayın okur, sen öyle canının her istediğini yapamazsın, nefis terbiyesi diye birşey var di mi? O kadar insan boşuna mı oruç tutuyor? Kaldı ki biz dünyaya öyle sefahate dalmaya canımızın her istediğini yapmaya gelmedik. Helal dairesinde yaparsın o ayrı. Ama canım ne isterse onu yaparım demek çok çok ayrı birşeydir.

Allah'a emanet olun sayın okurlar.




ALEISTER CROWLEY-1

Selamınaleyküm sayın okurlar, nasılsınız? Yeni bi yazı dizisine başlıyorum Allah'ın izniyle. Aleister Crowley, felsefesi ve etkileri üzerine bi yazı olacak. Neden özellikle bu adamı seçtim derseniz, yazı dizisinin sonunda sanırım daha iyi anlaşılacaktır. Zaman gazetesi hani her olayı Ergenekon'a bağlıyor ya, bu adam da öyle, nerde var Lusiferyan siyonist bi pislik, altından bu adamın felsefesi ve görüşleri çıkıyor. Siyonist sapkınlar için önemli bi şahsiyet. Düşmanını iyi tanımak gerek, hadi buyrun biz de Aleister Crowley'i bi tanıyalım...


Kendisi İngiliz, 1875 doğumlu. Hakkında söylenecek o kadar çok şey var ki, hangisinden başlayacağımı şaşırdım. Dindar hristiyan bi aileden geliyor ve satanist akımların geliştirilmesinde öncü kişiliklerden biri oluyor. Birçok insan bu akımların takipçisi oluyor. Kurduğu felsefenin adı: Thelema. Simgesi de unicursal hexagram denen şu simge:


Felsefenin ana kanunu şu: "Do what thou wilt shall be the whole of the law", yani canın ne isterse yap, tüm kanun bundan ibaret. Felsefeye bakar mısınız, herkes canı ne isterse yapsa dünya ne hale gelir? İslami emir ve yasaklara tamamen zıt görüşler, ve daha kötüsü bu felsefe popüler kültürle içli dışlı bi halde.

Adam, özetin özeti şekilde söylenecek olursa, dünya üzerinde yapılabilecek her türlü kötülüğü adeta akademisyen gibi bir bir gruplandırıyor, hakkında kitaplar yazıyor, şiirler yazıyor. Çeşitli siyonist cemiyetlere üye oluyor ve aktif öncü roller oynuyor. Sex Magic diye bi olay var mesela, cinsel ilişkiye kaç türlü girilir, ne şekilde olur bilmem ne bilmem ne sanki ders kitabı yazar gibi oturup bunlara kafa yormuşlar. Aynı zamanda Crowley'nin büyücülükle de arası çok iyi. Büyü çeşitleri üzerine de kitapları var, uygulamalı hem de. Uzun lafın kısası satanizm akademisyeni diyebilirim size. Crowley daha sonra işi iyice abartıyor ve bir nevi peygamberliğini ilan ediyor. Book of Law diye bi kitabı var. Bunu "Aiwass" adlı bi meleğin kendisine yazdırdığını iddia ediyor. Güya neymiş efendim, bu Aiwass denen şey, Horus'un oğluymuş da ona vahiy getiriyormuş haşa. Aiwass'ın ne olduğunu artık bilemiyoruz, cinlerle de bağlantısı olabilir bu adamın. Cinler tarafından kandırılmış da olabilir. Bunu önceki yazılarımda söylemiştim zaten, fallen angels demiştim ya hani. O tarz bişe olabilir. 

Kendisi hakkında müslümanlara hayran diye söyleyenler var. Açıkçası bunu söyleyenler herhangi bir delil getirmeden söylüyorlar ne kadar doğrudur bilemem. Doğru olsa bile ne kadar meşru bi sebeptir orasını da bilemem. 

Crowley'nin Atatürk hayranlığı da var. Hatta oğlunun ismini de Attaturk koyduğu çok bilinen bişe. Crowley ile Atatürk arasındaki en önemli benzerlik şu: mason olup olmadığı çok tartışmalı olan, fakat icraatleri kesinlikle siyonizme hizmet eden şahsiyetler. Zaten durum böyle olunca ha ben masonum demişsin ha dememişsin, çok da bişe farketmiyor.

Adamın hayatı dozunu kaçırmış bir şekilde uyuşturucu, cinsellik ve şiddet içerikli hayat. Zaten felsefesi de belli, canın ne isterse onu yap. 1947 yılında ölüyor, yine ölürken diğer boyuttan varlıklarla iletişim halinde öldüğü söylenir.

Konuya devam edeceğim, Allah'a emanet olun.


DISNEY VE YOZLAŞTIRMA

Selamınaleyküm sayın okurlar, internette çok faydalı olacağına inandığım bi video buldum, sizle paylaşmak istedim, buyrun:


3 Mart 2013 Pazar

ŞAHSA MÜNHASIRAN...

Selamınaleyküm sayın okurlar, yeni bi yazı dizisi üzerinde araştırma yapıyorum. Çok ilginç bilgiler elime ulaştı, sizinle paylaşacağım ve çok yakında yayınlayacağım inşallah.

Allah'a emanet olun.

2 Mart 2013 Cumartesi

GERÇEK SORUN ANADİL Mİ?

Selamınaleyküm sayın okurlar, çok kısa birkaç şey söyleyip çıkcam.

Hani diyorlar ya, kürtçe meselesi diyorlar anadil meselesi diyorlar. Terör olayları sorunu bir kürt sorunu değildir, Suriyeli mülteciler de dahil olmak üzere, ortada dönen çok başka hesaplar vardır. Siyonist manyaklar tahrif edilmiş kitaplarındaki yazanları bir bir uygulamaya geçiriyorlar ve bunu yaparken de onlar yerinden kıpırdamasın, biz kendi kendimizi yiyip bitirelim istiyorlar. Şu kaynaktan aldığım bilgiye göre, Türkiye'de konuşulan dil sayısı 34. Rusya'da 100, Çin'de 292, Amerika Birleşik Devletleri'nde ise 188. Şimdi bi kıyaslama yapın bakalım. Bu kadar çok dil çeşitliliği olan ülkede anadil meselesi gündeme bile gelmiyor da bizim doğuda neler oluyor söyler misiniz? Vakt-i zamanında bu insanlara neden bu kadar baskı yapıldı kürtçe konuşmasınlar da türkçe konuşsunlar diye? Bugünlere zemin hazırlamak içindi işte. Yoksa ortada dil meselesi falan yok, bırak herkes istediğini konuşsun, elin Amerika'sı Çin'i Rusya'sı bilmem kaç yüz tane dil konuştu da ekonomileri mi bozuldu? Geçin siz bunları milleti oyalamayın artık. Hoş, gerçi millet kendini oyalayanlara pek prim veriyor o da ayrı mesele ya neyse.

Sorun sadece doğudaki sorun değil sayın okurlarım. Türkiye'nin başka hangi meselesi olursa olsun, kendi problemlerini kendisi çözen bi ülke olmak isteyen, bi kere dışa bağımlı olmaz. Bu iş en evvel gerçek ekonomik özgürlüğü kazanmakla oluyor. Bunun bilincine varabilmek için de insanın gönlünde samimi bir iman olması gerekiyor, öyle gideyim beş vakit namaza camiye, ramazanda da orucumu tutayım tamam çok iyi müslümanım, hee çok iyi müslüman değilsin işte. Bana dokunmayan yılan bin yaşasın zihniyeti hakim insanlarda, bu gerçek müslümanlık değildir, olsa olsa münafıklıktır, kendini kandırmacadır. Elin şerefsiz siyonistinin gölgesinde yaşayacağına, bırak isyan et, savaş açsalar bile, ölsen bile, en azından şerefinle ölürsün, belki şehadet makamına eresin. Ama böyle şerefini kaybetmiş bi şekilde yaşayıp geceleri yastığa başını rahatça koyabiliyorsan, zaten sana diyecek hiçbirşeyim yok.

Allah'a emanet olun.